NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
زُهَيْرُ
بْنُ حَرْبٍ
الْأَسَدِيُّ
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ عَبْدِ اللَّهِ
ابْنِ
الزُّبَيْرِ
الْأَسَدِيُّ
حَدَّثَنَا
أَبُو
جَعْفَرٍ
الرَّازِيُّ
عَنْ الرَّبِيعِ
بْنِ أَنَسٍ
عَنْ
جَدَّيْهِ قَالَا
سَمِعْنَا
أَبَا مُوسَى
يَقُولُ قَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
لَا يَقْبَلُ
اللَّهُ
تَعَالَى
صَلَاةَ
رَجُلٍ فِي
جَسَدِهِ
شَيْءٌ مِنْ خَلُوقٍ
قَالَ
أَبُو دَاوُد
جَدَّاهُ
زَيْدٌ وَزِيَادٌ
Rabi b. Enes,
dedelerinden, Ebû Musa'yı şöyle derken işittiklerini nakletmiştir. Rasûlullah
(s.a.v.):
"Allah (c.c.)
bedeninde halûkdan bir eser olan adam'ın namazını kabul etmez" buyurdu.
Ebu Davud, Rabı'nin
dedeleri: Zeyd ve Ziyûd'dır." der.
İzah:
Ahmed b. Hanbel IV 403.
İbnü'l Münzîr hadîsin
isnadı ile ilgili olarak şunlan söylemektedir; "Hadisin isnadında Ebû
Cafer, Râzi, İsa b. Abdullah b. Mâhân var. Ali b. El-Medînî, Ahmed b. Hanbel ve
Yahya b. Ma'în'in bu şahıs hakkında söyledikleri sözler birbirini tutmamaktadır,
îbnü'l - Medînî onun için bir seferinde "sîka" bir seferinde
"karıştırıyor" demiştir. İmam Ahmed bir seferinde "Kuvvetli
değil" derken başka bir seferinde "hadis-i salih" der. Yahya b.
Maîn de bir defa, "sika", başka bir defa ise, "hadisi yazılır,
ama hata eder" demiştir. Ebû Zur'a er-Razi; "çok yanılır."
Fellâs da "hıfzı kötü" demişlerdir."
İbnü'l Münzir'in bu
naklettikleri, ravîlerden Ebû Cafer Er-Razî nın tenkide maruz birisi olduğunu
ifade etmektedir.
Hadisin zahiri: halûk
sürünerek namaz kılan kişinin namazının makbul olmadığını ifâde etmektedir.
Ancak maksat hadisin zahiri değildir. Seyyid Cemaleddîn hadisten maksadın,
halûk sürünen kişi kadına benzediği için kâmil namazın sevabını kaçıracağı
olduğunu söyler. İbn Melek de hadisin, halûk sürünmeyi men etmek için tehdit
olarak varid olduğunu belirtir.
Aliyyü'I-Kâri ise"
bedeninde halûkdan bir eser olan sözünün yasak olan, çoğunu kullanmaktır"
diyenlere red olduğunu söylemekledir.